Projelerde Neden Hala Belgesiz İmalatçılar Yer Alıyor?

Yazdır

Projelerde Neden Hala Belgesiz İmalatçılar Yer Alıyor?

İşlerin yüklenicilere verilirken seçim kriteri olarak süre ve maliyet ön plana çıkıyor. Yasa ve standartların bilmemesi de yüklenicilerden yasal şartların ve belgelerin istenmemesine neden oluyor.

Ancak her ne olursa olsun yapı malzemelerinde CE markalamanın yasal bir zorunluluk olduğu unutulmamalıdır.

Bunun yanında aşağıdaki durumlar da belgesiz firmalar ile çalışmanın sebebi olarak düşünülebilir.

CE markali yapisal celik aluminyum

Ana yükleniciler yasal değişikliklerden ve yeni standartlardan haberi yok.

Müşteri, inşaat sektöründe de CE markalaması yapıldığını bilmiyor.

Tasarımı yapan kişiler uygulama sınıfını işin sahibine bildirmiyor, ya da kendileri de bilmiyor.

Müteahhitler genelde beton binalara alışık olduğundan kullanılan çelik ya da alüminyum bileşenler için hangi standartların kullanılacağını bilmiyor.

Belge sahibi firmaların iş yoğunluğu fazla olması nedeniyle talepleri karşılayamıyorlar. Ve bu nedenle üretim diğer firmalara kayıyor.

Bakanlık yetkilileri ve Piyasa Gözetim Birimleri yeterince denetim yapmıyor. Bakanlıkta denetim yapacak yeterli kalifiye personel bulunmuyor.

Standardın kapsamının yeterince açık olmaması nedeniyle, bazı bileşen üreticileri kendi ürünlerinin kapsamadığını düşünüyor.

Sigorta şirketleri sektöre özel standartları yeterince takip etmiyor ve belgesiz kuruluşların ürünlerini de sigortalıyor. Ancak durum yasal sürece geldiğinde, yasalar ile belirlenen gereklilikleri yerine getirmedikleri gerekçesiyle ödeme yapmıyorlar.

Belgesiz kuruluşlar gerekli testleri yapmadıkları ve yeterli personel istihdam etmedikleri için daha düşük teklif verebiliyorlar. Ancak işin ileriki aşamalarında üçüncü taraf gözetim şirketleri tarafından yapılması gereken işler sıralandığında olması gerekenden daha pahalıya mal oluyor. Bazen de yüklenici firma işi bırakarak hem kendisini ham de iş sahibini zarara uğratıyor.

Sanayi ve Ticaret Odaları yasal yükümlülükler ve yeni standartlar halında yeterli bilgilendirme yapmıyor.

İmalatçıların ve müteahhitlerin yasalara olan güveni az ve bu nedenle birileri zorlayana kadar bekliyorlar.

Standart gerekliliklerinin sadece doküman üzerinde olduğu ve gereksiz olduğu düşünülüyor. Oysa EN 1090 standardı direk olarak iş ile ilgilidir, işin ve şirketin genelini olumlu yönde etkiler.

Standart gerekliliklerine uyumun çok pahalı ve çok uzun bir süreç olduğu düşünülüyor.

Yönetmelik içinde geçen bazı cümleler ürünün kapsam dışında olduğunu düşündürüyor. Ancak tam metne bakıldığında her türlü yapı malzemesini ve yapının kendisini kapsadığı görülüyor.